Cuma, Şubat 27, 2009

Alperrrr, kucağıma sığ!

Oğlum büyüyor..
Hızla hemde..
Ters cevaplar vermeye de başaldı..
Sonra pişman olup bolca özür diliyor ama nafile..
Anasınıfında ilk dönem ev ödevi hemen hemen hiç yoktu. Şimdi yavaş yavaş başladı..
Belki de ondan bunalımda..
Hayaller de kuruyor bu aralar..
Hangi mesleği yapacağına karar verme telaşı da başladı şimdiden..
Polis olacaktı, vazgeçti..
Pilot olmaya karar verdi sonra Amsterdam'da düşen uçağı duyunca ondan da vazgeçti..
Pek kararsız anlayacağınız..



Eeee, oğlum büyüyor da ben buna hazır mıyım? Iıııhhhh..

Alper'i kucağıma aldığım günler dün gibi ama şimdi 117 cm boyunda, 28 kilo ağırlığında, 6 yaşında kocaman bir adam oldu..
Kucağıma sığdığı günleri hatırlıyorum tıpkı yukarıdaki resimler gibi..
2 yaşına kadar emdiği için mi bu kadar çabuk büyüdü acaba?
Kısaca oğlum büyüyor ve ben ona doyamıyorum..


İşte bu da ilk ödevi..

1'den 10'a kadar 1 sayfa yazdı..

1 saat sürdü..

Sıkıldı, arada dolaştı..

Yanında da bir bardak su, gerekliymiş...

Ahhh zaman sadece aklar düşürmekle yetinmiyorsun saçlarıma!
Bir de oğlumu alıyorsun kucağımdan..
Eski günlerimizi özledim..
Alperrrrr, hadi fış fış kayıkçı yapalım..

Perşembe, Şubat 26, 2009

Yalancı Tavuk Göğsü

Tatlısız bir hayat düşünemeyenlerdenim..
Tatlı sevmem diyenleri kıskansam da halimden memnunum :)
Şerbetli tatlıları pek sevmesemde muhallebi kıvamında olanlara asla hayır diyemem!



Geçenlerde yaptığım tavuk göğsünün tarifini paylaşmak istiyorum. Çok pratik ve garanti bir tatlıdır. Genelde herkes bilir ama bilmeyenlerde olabilir...

Malzemeler:

150 gr. margarin
1 su bardağı un
1 kaşık nişasta
1,5 su bardağı şeker
1 paket vanilin
1 litre süt

Yapılışı:

Tencerede yağı eritip un ve nişastayı yağa ekleyip biraz kavurun. Daha sonra kalan malzemeleri de ekleyip muhallebi kıvamına gelinceye kadar karıştırarak pişirin. Ateşten alıp mikser ile 3-5 dakika çırpın. İster geniş bir borcam'a dökün, isterseniz kuplara yada kaselere koyup buzdolabında soğutun. Servis yapacağınız zaman üzerini tarçın ya da dövülmüş fındık ile süsleyebilirsiniz. Dilerseniz içine dövülmüş damla sakızı ekleyebilir yada çırpma sırasında 1 paket toz krem şanti ilave edebilirsiniz. Krem şanti ile daha da leziz bir hal alıyor. İki şekilde de çokkk güzel oluyor canınız nasıl isterse...

Ben şekilden de anlaşılacağı üzere 14 Şubat'a özel bir formda hazırlamıştım.Krem şantili ve fındıklı...

Pazartesi, Şubat 23, 2009

Soğuk bir pazar gününden geriye kalanlar...

Cumartesi akşamı Digiturk'teki Duvak filmine takıldım uyumam 03:00'ü buldu. Çok beğendim. Tavsiye ederim. Pazar sabahı ancak 11:30'da kalkabildim. Duş alıp hemen evden çıktık. CHP'nin kent meydanında mitingi vardı. Belediye Başkan adayı Sefa Sirmen'i desteklemek hemde şu an ki iktidardan memnun olmadığımızı dile getirmek için My Koo ile kalabalığın arasındaki yerimizi aldık. Sessiz duran, sadece şikayet eden biri olmadığım, olamadığım için (Deniz Baykal'ı desteklemesemde) mitingdeydim. Hava buzzz gibi soğuktu. Resmen donduk. Kahvaltı etmediğimiz için birer simit alıp atıştırdık. Dağ başını duman almışş gümüş dere durmaz akar diye bağırdık, coştuk. Yaşlısı, genci, kadını, erkeği, işi olan olmayan, meydandaydı. Sanayinin başkenti olan bir kentte yaşadığım için işsizlik kriz sebebiyle kol geziyor buralarda. Hamdolsun diyemiyoruz yani! Kapanan fabrikalar, işinden atılan insanlar, bu gidişata durr demek isteyen herkes sesini çıkaracak fırsatı buldu bu sayede. Seyirci olmamak lazım diye düşünüyorum. Ümidim var, her şey daha güzel olacak inşallahhh...



13:00'de vardığımız meydandan 15:30'da ayrıldık. Geçen yıl yatırım amaçlı küçük bir daireye girmiştik. Örnek evler bitmiş bu pazar'da daire kuraları yapılacağı için evi görmeye gittik. Beklediğimden çabuk ilerlemiş binalar. Kabası tamamen bitmiş. 77 m2 kutu gibi bir daire. Kiraya vermeyi düşündüğümüz için büyük bir daire olmasını istememiştik. Küçük ama çoookkk şirin. Amerikan mutfak+ salon, çocuk odası, yatak odası ve banyodan oluşuyor. Küçük bir koridoru var. 200 m2'lik bir evde oturduğum için acayip kıskandım burayı. Temizlik yapması ne kolay olur değil mi? Sonra eve döndük...

Yemek yedikten sonra çamaşır ve ütü faslına geçtim. Şehrimizin takımı sonuncu sıradaki Kocaelispor Galatasaray'ı 5-2 yenince eşimde bende acayip sevindik, gururlandık. Yorgunluk falan kalmadı...

Saat gece yarısını göstermeye başladığında kendimi Oscar ödül törenini veren E Entertainment kanalında elimde kağıt ve kalemle buldum :) Diğer yandan da NTV'i izledim. Keşke ABD ile aramızda bu kadar saat farkı olmasa yaaaa! Sabah uyuduğumda 6.20 falandı. 8'de de kalkıp işe geldim. Keyifli bir gece geçirdiğim için bol kahve takviyesiyle günü kurtardım. Oscar ödül töreni ile ilgili ayrıntılar için diğer bloğum Bir demet moda'ya tıklayın...